Makale
Türkiye’ye savaş ilan ettiler! Niçin peki?
Ankara'da 100'e yakın insanımızı katleden terör saldırısı, Cumhuriyet tarihi boyunca yaÅŸadığımız en büyük, en kanlı ve en iÄŸrenç terör saldırısı!
Åžunu bilelim: Ankara'nın vurulması, Türkiye'nin vurulmasıdır; Türkiye'ye açıkça savaÅŸ ilanıdır!
Bu ürpertici terör saldırısının zamanlaması da oldukça manidar: Türkiye, Ak Parti iktidarları döneminde belki de en kritik, en tarihî seçimlere doÄŸru giderken, seçimlere üç hafta kala, Türkiye'yi vurdular; ülkenin baÅŸkentini bile kana bulama alçaklığı göstermekten çekinmediler!
Bu terör saldırısını iyi okumak, bundan sonraki süreçte ülkemizi, bölgemizi ve dünyayı ne tür tehlikelerin beklediÄŸini görebilmek ve bu tür saldırıları püskürtebilmek açısından çok önemli.
HEDEF: TÜRKÄ°YE'NÄ°N PARÇALANMASI VE BÄ°TÄ°RÄ°LMESÄ°!
Önce ÅŸunu çok iyi bilmemiz gerekiyor: Bu saldırı, Türkiye'yi dize getirmeyi ve bitirmeyi amaçlayan küresel bir saldırıdır! Küresel güçlerin, taÅŸeron ÅŸebek-e-Ierini kullanarak gerçekleÅŸtirdikleri, bir taÅŸla bir kaç kuÅŸ vurmayı amaçlayan büyük bir saldırı!
Küresel güçler, bu saldırıyla ÅŸunları gerçekleÅŸtirmek istiyorlar:
1-Kısa vadede: Türkiye'de seçimlerin yapılmasını engellemek, seçimler yapılsa bile seçimleri ÅŸâibeli hâle getirmek.
2-Orta vadede: ErdoÄŸan'ı tasfiye etmek, Türkiye'yi koalisyonlara mahkûm ederek hem yönetilemez hâle getirmek hem de istedikleri ÅŸekilde kontrol edebilmek.
3-Uzun vadede: Türkiye'yi BalkanlaÅŸtırmak, Lübnan, Irak, Suriye gibi paramparça etmek.
TÜRKÄ°YE'NÄ°N BÄ°TÄ°RÄ°LMESÄ°, Ä°NSANLIK Ä°ÇÄ°N FELÂKET OLUR!
Böylelikle, son kale Türkiye vurulmuÅŸ olacak, Ä°slâm dünyasının toparlanması, gerçek bağımsızlığına kavuÅŸması ve ortak bir medeniyet yolculuÄŸuna çıkabilmesi imkânsızlaÅŸacak!
Bu, sadece Türkiye için hatta sadece Ä°slâm dünyası açısından deÄŸil, dünyanın geleceÄŸi açısından geri dönüÅŸü imkânsız büyük bir felâket olur!
Biz henüz farkında bile deÄŸiliz ama Batılılar ÅŸu yakıcı gerçeÄŸi çok iyi biliyorlar: Bin yıldır, dünya tarihini Selçuklu ve Osmanlı'yla birlikte biz yaptık. Çin, Rusya, Hindistan, Latin Amerika, Afrika bitirildi: Her ÅŸeye raÄŸmen Ä°slâm dünyası dize getirilemedi ve Ä°slâm'ın diriltici gücü bitirilemedi.
EÄŸer Türkiye dize getirilemez ve bitirilemezse, orta ve uzun vadede Türkiye'nin bölgesel ve küresel güç hâline gelmesi, dün olduÄŸu gibi yarın da Ä°slâm dünyasını toparlayarak tarihin akışını deÄŸiÅŸtirmesi önlenemez!
Batılılar, bu hayatî gerçeÄŸi, bizim bedenen burada ama zihnen Batı'da yaÅŸayan, o yüzden ÅŸizofren ve celladına âşık zavallı entelijansiyamızdan çok daha iyi biliyorlar!
TARÄ°HÎ BÄ°R YOL AYRIMININ EŞİĞİNDEN GEÇÄ°YORUZ!
GeleceÄŸim nokta hayatî: Türkiye, yüz yıllık, tarihte tatil yapma macerasının sonuna geldi: Tam bir yol ayrımı bu.
Türkiye, ya medeniyet dinamikleriyle kuÅŸanacak ve tarihi yapan bir aktör olarak büyük medeniyet yolculuÄŸuna soyunacak.
Böylelikle medeniyet coÄŸrafyamızda sömürgeci Batılıların haksız hegemonyalarına son verecek bir medeniyet fikrinin hayata geçirilmesi için önce çakıl taÅŸlarını temizleyecek, sonra da muhkem yapıtaÅŸlarını döÅŸeyecek ve tarihin akışını deÄŸiÅŸtirecek uzun bir yolculuÄŸa çıkacak...
Ya da medeniyet iddialarını filan unutmaya devam edecek ve tarih yapan bir aktör deÄŸil tarihte tatil yapan bir figüran olarak Batılıların kölesi olacak, sonunda leÅŸ kargalarının bu ülkeyi bize / Ä°slâm'a mezar etmesini aslâ önleyemeyecek.
Bu ülkede iki taraf ülkenin geleceÄŸini ÅŸekillendirme kavgası veriyor. Birinci taraf, Batılıların uydusu olarak kalacak seküler bir Türkiye için savaşıyor: Bunun için Batılılardan her türlü lojistik ve stratejik destek alıyor.
Ä°kinci tarafsa, Türkiye'nin istiklal ve istikbali için yeniden medeniyet iddialarına sahip çıkma ve tarihin yeniden yapıldığı bir zaman diliminde tarihi yapacak bir aktör olma mücadelesi veriyor.
Birinci taraf, yani sekülerler, tıpkı Ä°nönü gibi “yeni bir dünya kurulur, Türkiye de o dünyada -elbette ki, figüran olarak- yerini alır,” diyor; ama o zaman ortada Türkiye kalır mı, diye düÅŸünmüyor, düÅŸünemiyor; çünkü zihinsel olarak seküler-köle zaten.
Ä°kinci tarafsa, yeni bir dünya kurulacak, Türkiye yeni bir dünyanın kurulmasında kurucu bir rol oynayacak, diyor.
Masal mı bu?
Bin yıllık dünya tarihini, yani tarihin yapıldığı üç kıtanın tarihini yapan birincil aktör olduÄŸumuz gerçeÄŸi masalsa, bu da masaldır!
Elbette ki, bu iÅŸ kolay olmayacak. Ama zora talip olmazsak önümüzde tek seçenek kalacak: Önce bir süre daha Batılıların figüranı olmak ama sonra, tarihten silinip gitmek sonunda -Allah muhafaza.
Sözün özü: Tarihî bir yol ayrımının eÅŸiÄŸindeyiz: Ä°yi hazırlanırsak, tarihin akışını yine biz ÅŸekillendirebiliriz; yoksa yok olmaktan kurtulamayız -Allah korusun!
Henüz yorum yapılmamış.